6. Uluslararası Atatürk Kongresi

Atatürk'ü tanımak elbette bilim ışığında olmalıdır. Ancak bu yönde yapılan çalışmalar önceden eğitim kurumlarına genelgelerle duyurularak öğrencilerin ilgisi çekilmeli. Yayın organlarında ve medyada tanıtım çalışmaları yapılmalıdır. Özel kanallar ilgisiz kalıyorlarsa hiç olmazsa resmi TV kanallarından birinden canlı yayınlar yapılmalıdır.

Başlıktan anlaşılacağı gibi "6. Uluslararası Atatürk Kongresi"nden söz ediyorum. Bu çalışmalar Ankara'nın bu konuyu benimsemiş bir topluluğun bilgi alanını aşıp halka yansıtmak gerekmektedir.

Türkiye'de 7'den 70'e herkesin bildiği bir Atatürk bilgisi vardır. Çocukken tarlada karga dovaladığı. Çünkü eğitim kademelerinin başında bu bilgi verilmektedir. Oysa belki çocuk sevecenliği içinde bu öğretilebilir ancak bunun yanında çocukluk ve gençliği kapsayacak sayılamayacak hatıralara sıra gelmemesi bir yana unutulmamalı ki çocuklara da olgun insanlara öğretilen bilgiler verildiğinde, hiç kuşkusuz akıllarında büyüklerden daha iyi yer edecektir.

Ankara Başkent Öğretmen Evi'nin 4 salonunda gerçekleştirilecek "6. Uluslararası Atatürk Kongresi" 12 - 16 Kasım Tarihleri arasında yapılacak.

Kongre nedeniyle, Bu Kongre'ye Başkanlık edecek Prof. Dr. Sadık Vural demecinde :

"Türkiye'nin Milli Mücadele'nin başlangıcındaki gibi bütünleştiği bu günlerde, bağımsızlığımızın ve bütünlüğümüzün kurucusu Atatürk'ten alacağımız birçok dersin bulunduğu açıktır. Milli özgüven duygumuzun milli birliği güçlendirecek ölçülerde ortaya çıkması için her aydının katkılar sağlaması gerekir. Bugünlere hangi yollardan gelindiğini kavrayanlar, hangi tehlikelerin yok edildiğini doğru ve yeterince öğrenenler, daha kolay başarılı olurlar. Bu düşünceyle, Atatürk Kongresindeki 228 bildiri aracılığıyla 1918-1938 arasındaki konular ve sorunlar yeniden ufkumuza getirilecektir." (ANKA) demiştir.

Kongre'ye 63 kişi yabancı 175 kişi yerli olarak toplam 238 araştırmacı ve bilim adamı katılacaktır. Bu çalışmalar sırasında 5 Ana Başlık altında 228 bildiri sunulacak.

1918-1938 Yılları arasındaki olay ve konulara pencere açılıp bilimsel olarak tartışılacaktır. 1. Oturum 12 Kasım da başlayacak toplam 50 Oturum gerçekleştirilecektir.

Moğolistan'lı Niama Davaa'nın "Cengiz Han'ın Mührü ile 10. Yıl Nutku'nun Benzerlikleri"

Prof. Dr. Önder Gökçün'ün "Atatürk'ün Araştırıcı Sorgulayıcı Derin Tarih ve Dil Görüsü Mu Medeniyeti"

Lübnan'lı Prof. Dr. Massoud Daher'in "Küreselleşme Sürecinde Atatürk'çülük Üzerine Bazı Düşünceler"

Azerbaycan'dan Prof. Dr. Musa Qasımlı'nın " Sovyet Rusya'nın Bakış Açısından Mustafa Kemal Hareketinin Temelleri"

Olarak belirlenmiştir. Açış konuşmaları ardından bir panel düzenlenecektir. "Milli ve Evrensel Yönleriyle Atatürk Devrimi" Konulu panele katılacak olanlar :

Prof.Dr. Uçkun Kocatürk (Oturum Başkanı), Prof. Dr. Hale Şıvgın, Prof. Dr. Ahmet Mumcu, Yrd. Doç. Dr. Şaduman Halıcı, Prof. Dr. Salahi R. Sonyel.

Türk Tarih Kurumu Ermeni Araştırmaları Başkanı Prof. Dr. Hikmet Özdemir "Amasya Genelgesinden Bugün Güç almak başlıklı bildirisini de ikinci gün sunacaktır.

Kongre Açılışı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan R. Tayyip Erdoğan ve Dv. Bakanı Mehmet Aydın'ın ve Kongre eş başkanları; Atatürk Araştırma Başkan Vekili Prof. Dr. Sadık Vural, Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Azerbaycan Atatürk Merkezi Başkanı Prof. Dr. Nizami Caferov'un konuşmaları ile yapılacak.

6. Uluslararası Atatürk Kongresi'nde Atatürkçülük konusunda üstün hizmet madalyası Prof. Dr. Uçkun Kocatürk, Emekli Büyükelçi Dr. Bilal N. Şimşir, Prof. Dr. Salahi Ramadan Sonyel ve Dr. Andrew Mango'ya "Gümüş anılık" verilecektir.

Sanırım en doğrusu sözü Atatürk'e bırakmaktır:

<ı>"Tam bağımsızlık demek, kuşkusuz siyasal, maliye, ekonomi, adalet, askerlik, kültür… gibi her alanda tam bağımsızlık ve tam özgürlük demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan yoksunluk, ulusun ve ülkenin gerçek anlamıyla bütün bağımsızlığından yoksunluğu demektir." (Atatürk, Söylev, Cilt II, s. 458)

"İnkılap mevcut müesseseleri zorla değiştirmektir. Türk milletini son asırlarda geri bırakmış olan müesseseleri yıkarak, yerlerine milletin en yüksek medeni icaplara göre ilerlemesini sağlayacak yeni müesseseleri koymuş olmaktır." (Prof. Dr. Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, s. 259)

<ı>"Bu münasebetle şunu da beyan edeyim ki Türk milletinin son senelerde gösterdiği harikaların, yaptığı siyasi ve sosyal inkılapların hakiki sahibi kendisidir. Sizsiniz. Milletimizde bu istidat ve tekamül mevcut olmasaydı, onu yaratmaya hiçbir kuvvet ve kudret yetemezdi." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 214)

<ı>"Halkın duygularını tercüme eden genç arkadaşımızın sözlerinden çok duygulandım. Özellikle kendilerine bir noktadan dolayı teşekkür edeceğim. O da bana vazifemin henüz bitmemiş olduğunu ihtar etmeleridir. Vazifemin bitmediğini, üstüme aldığım sorumluluğun yüksek ve çetin olduğunu biliyorum. Arkadaşlar, bu vazife bitmeyecektir. Ben toprak olduktan sonra dahi devam edecektir." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 236)

<ı>"Bu dünyadan göçerek Türk milletine veda edeceklerin çocuklarına, kendinden sonra yaşayacaklara, son sözü bu olmalıdır: Benim Türk milletine, Türk Cumhuriyetine, Türklüğün geleceğine ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.

<ı>Bu sözler bir ferdin değil, bir Türk ulusu duygusunun ifadesidir. Bunu, her Türk bir parola gibi kendinden sonrakilere artsız arasız tekrar etmekle son nefesini verecektir. Her Türk ferdinin son nefesi, Türk ulusunun nefesinin sönmeyeceğini, onun ebedi olduğunu göstermelidir. Yüksek Türk, senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur." (Atatürk'ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri, s. 275)



nariçi: 11.11.07