- Kategori
- Deneme
Barışa çağrı- 1

Konuşmamamız lazım. Susmadığımız bir gerçek! İçimizdeki ses hep bir şeyler fısıldıyor. Devamlı düşünüp yeni şeyler üretiyoruz, yeni kelimelerden yeni anlamlar türetiyoruz. Peki düşüncelerimizi süzgeçten geçirip sunmayışımız nedendir? O sesin söylediği güzel iyi ve çarpıcı düşünceleri paylaşsak ne olur?
Toplum bugün " barış "diyor. Hiç mi fikrimiz yok! Başkasının doğru bulduğunuz sözcüklerini savurmayın. Sizin hisleriniz var. Düşünceleriniz ne diyor? Söyleyin ! Barış bayrağını siyasetten öte hayal etmiyormuşsunuz gibi davranmayın.
Atatürk " yurtta sulh , dünya' da sulh " sözüyle ne demek istemişti? Toplum liderinin sözüne kulak verme vakti gelmedi mi?
Bütün takdiri kazanmış toplumun yücelttiği kimlikler toplumsal barışa katkıda bulunuyor. İlla ki siyaseten işleyecek bir süreç var. Sizde bir fidan dikin ama barış adımı olsun. Fikriniz her ne olursa olsun dile getirin. Toplumu toplum yapan özgürce düşünebilen ve bunları paylaşabilen bireylerin oluşturduğu verimli bir yapıdır. Vericidir. Ses getirir. Bir konu ya da fikire yönelik tepkisi vardır. Ama olumlu ama olumsuz.
Günümüz toplumunda yapı ; siyasilerin şemsiyesi ve ardı sıra yürümekle, koyun sürüsü ve çoban ilişkisi gibi devam etmektedir.
Söyleyin! İçinizde kalmasın. Toplumu oluşturan bireyler olarak, sizin fikirlerinizi sunun. Belki görülmeyen bir gerçeği açığa çıkaracaksınız.
Barışı siyasiler değil, toplumlar getirecek. Adımlayın kendi özgürlüğünüze.. Gelin Barış'a gidelim...