Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

10 Şubat '10

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Bİ DAVOS’A GİDEMEDİM

Bİ DAVOS’A GİDEMEDİM
 

41.sine işallah


Şimdi sizde sanırsınız ki, her yere gittim de bir oraya gidemediğim kaldı. Veya yine sanabilirsiniz ki, Başbakanımız ve Bakanlarımız gitmedi, ben de gitmedim.Yok efendim yok, benim derdim başka, ben parasızlıktan gidemedim!

“Üzüldüğün şeye bak” diye beni teselli edebilirsiniz, ama elimde değil üzülüyorum işte. Benim Davos tutkum 2005 yılında TEMA adına katıldığım 6. Dünya Sosyal Forumunun İstanbul ayağına katılmam ile başladı. Hatırlarsanız, Dünya Ekonomik Forumu ile Dünya Sosyal Forumları aynı tarihlere denk getirilir. Hayatımda ilk kez uluslararası bir toplantıya katılmanın heyecanı ile buz gibi bir İstanbul sabahı İTÜ Maçka tesislerinde yapılacak Sosyal Forum toplantısının katılım masasına yanaştığımda, benim için sürpriz bir bedel istenmişti, bireysel katılım 50, kurumsal katılım için 150 TL. (!) Vatandaş Engin, biraz garip, biraz mahcup, “50’lik olsun abi” diye ismini yazdırdı tabi.

Elli liraya o gün çok şey öğrendim, çok şey gördüm.Uluslararası forumların bir güzelliği , katılımcıların entellektüel olmaları.Hepsi temalarında bir derinlik kazanmışlar. Bilginin en büyük güç olduğuna bir kez daha inanıyorsunuz. Bu gücün karşısında tabiriyle “ şapka çıkarıyorsunuz” İmrenerek, kıskanarak, büyülenerek, hayranlık içinde kalıyorsunuz. Bilgiye giden yolda inanılmaz çekim buluyorsunuz. Dünyanın bütün kitaplarını bir gecede okuma hevesi uyanıyor içinizde. Ve bunu sanki, -hemen yapabilecekmişsiniz gibi - kitapçılara, kitaplığınıza yöneliyorsunuz.

Forumlar tam bir beyin fırtınası ortamı. Bir tema üzerinde aklınıza hayalinize gelmeyecek (!) düşünceler-fikirler uçuşurken, tartışmaların; saygı, serbestlik ve düzen içinde ilerlemesi insanı bambaşka bir aleme sürüklüyor. Birbirine zıt fikirler aynı kurallara uymak zorunda. Tam bir kurumsal misyonlar arenası. Her kurum kendi önceliğini, “ dünyanın biricik sorunu” olarak algılayarak dinleyenleri etkileme yarışında idi. Dönüş yolunda şunu düşünmüştüm, “ Keşke 50 TL verip, “Başka bir dünya mümküncülerini” dinleyeceğime, 500 TL verebilseydim de “dünya ekonomisine yön verenleri izleyip, nasıl para kazanılacağını öğrenseydim (!!!)

Bir kere tadı almıştım, beş yıldan bu yana ajanslardan her iki forumla ilgili haberleri ve değerlendirmeleri -sanki üzerime vazifeymiş gibi- ajanslardan takip etmeye başladım.

İşte benim Davos sevdamın özü bu…

2010 Davos’una ilişkin anekdotlarım:

- 27-31 Ocak tarihleri arasında 40.sı yapılan Davos zirvesinde ele alınan temalar, ”ekonomik ve sosyal refah, küresel riskleri azaltma ve sistemik sorunlara yönelme, sürdürülebilirliğin sağlanması, değerler çerçevesi oluşturmak, etkin kurumları inşa etmek” idi.

- Atölye çalışmalarında Risk Azaltma ve Afet Yönetimi, Çevre, Kaynaklar, İklim Değişikliği, Bilim ve Eğitim, Risk Yönetimi, Toplum ve Sağlık temaları ele alındı.

- 90 ülkeden 2 bin 500 kişi katıldığı zirve sırasında açıklanan ankete göre 2009'da azalan küresel ekonomiye karşı güven gittikçe artıyor.

- Davos’a 30'u aşkın devlet ve hükümet başkanıyla, 60 kadar bakan, dünyanın önde gelen şirketlerinden 1400'ü aşkın üst düzey yönetici ve işadamı katıldı.

- Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 2009'da 27 milyon kişinin daha işsiz kaldığını açıkladı. Dünya Ekonomik Forumu'nun açılış gününde yayımlanan raporda, Kuzey Amerika, Japonya ve Batı Avrupa'da 12 milyon kişinin daha işini kaybettiği, ancak geçen yıl Asya, Afrika ve Ortadoğu'da işsizlik oranlarının durağan bir seyir izlediği ifade edildi. ILO, dünya genelinde istihdamı artırabilmek için “ küresel istihdam paktı'na” ihtiyaç olduğuna işaret etti.

- Ajanslar her ne kadar bu yılki Davos toplantılarının son derece sönük geçtiğini geçseler de çevreciler yine eylemlerini yaptı.

- BBC’nin haberine göre, 26 yıldır İsviçre’nin Davos kasabasının güvenliğinden sorumlu olan 61 yaşındaki Markus Reinhardt, toplantıların başlamasından bir gün önce otel odasında ölü bulundu.

- Özel sunumlarda İsviçreli Sahee firmasının yoksullar için imal ettiği güneş fırınları büyük ilgi gördü.

-Dünya Ekonomi Forumu’nda yayımlanan raporda, su talebinin dünya nüfusunun büyümesinden daha hızlı arttığı, 20 yıldan kısa süre içinde su kıtlığının, Hindistan ve ABD’nin rekoltelerinin tümünü kaybetmesine yol açacağı açıklandı.Buna paralel olarak gıda talebinin artmasının da beklendiği vurgulanan raporda, dünyanın birçok bölgesinde su rezervlerinin tükenme eşiğinde olduğuna işaret edildi.Dünyanın en büyük sorununun enerji ya da işsizlik değil, su olduğunu söyleyen katılımcılar, su kaynaklarının korunması için yatırımcıların yoğun çalışmalar yapmaları gerektiğini açıkladı.

2010 Sosyal Forumuna ilişkin anekdotlarım:

- Dünya Sosyal Forumu, “Bir başka dünya inşa etmek mümkün, istememiz yeterli” sloganıyla, toprak sahibi olmayanların, yoksulların ve sendikaların da bir sesi olduğuna dikkat çekme hedefiyle yola çıktı.

- 10 yaşındaki Dünya Sosyal Forumu, İsviçre’nin kayak Merkezi Davos’ta bugün başlayacak olan Dünya Ekonomik Forumu’nun solcu karşıtı olarak tanınıyor.

- Davos zirvesinde siyasi liderlerle iş dünyasının yöneticileri buluşturularak küresel ekonomik sorunların çözümüne ilişkin fikir alışverişi yapılması amaçlanırken, Dünya Sosyal Forumu toplantılarında kapitalizm karşıtı söylemler, yoksullukla mücadele, gelir uçurumunun kapatılması ve eşitliğin sağlanması gibi konular öncelik kazandı.

- Bakış açıları açısından birbirine zıt olan bu iki toplantı bu yıl da son 3 yılda olduğu gibi Davos ile benzer gündem maddeleri üzerine odaklandı. “ Küresel krizden çıkışta nelerin yapılması gerektiği “ ve “ 12 Ocak’ta meydana gelen 7 şiddetindeki depremin çok büyük bir darbe vurduğu Haiti’ye yapılacak yardımlar.”

- Dünya Sosyal Forumu, renkli görüntülerle Brezilya’nın güneyindeki Porto Alegre’de yapıldı.

- Binlerce katılımcıyı 10 yıldır bir araya getiren bu büyük forumla özdeşleşen renkli gösteriler sırasında, ”10 yıl önce hiç kimse kapitalist modele alternatifler önermenin mümkün olduğuna inanmıyordu” diye bağırıldı.

- Gösteriler sırasında açılan pankartlardan en dikkati çeken başlıklar: ”Haiti’nin silaha değil yiyeceğe ihtiyacı var”, ”Küba ile dayanışma”, ”Hayvanlara özgürlük”, ‘’Sağlam ekonomi”, ”Yerlilere toprak”, ”Hayatının iplerini eline al ve hükümdarlığı yık”.

- Dünya Sosyal Forumu’na katılanların hayranlığını, liseyi bile bitirememesine rağmen elde ettiği başarılarla Brezilya devlet başkanı Lula da Silva aldı.

-Forumu düzenleyenler, “Küreselleşmeye yön verme hakkına, sadece gücü elinde bulunduran siyasetçilerle iş dünyasının önde gelenleri sahip olmamalı” diyorlar.

41. Dünya Ekonomik ve Sosyal Forumlarında görüşmek dileğiyle…

 
Toplam blog
: 272
: 734
Kayıt tarihi
: 13.10.07
 
 

1959 Sinop Bektaşağa Köyü doğumluyum. Yaşamda, anlaşılacak bir şeyi olanlara ve bunu öğreti yapan..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara