Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ekim '07

 
Kategori
Siyaset
 

Bu vatan bizim!

Bu vatan bizim!
 

Allah, kalleş bir pusuya kurban giden 15 şehidimizin günahlarını affetsin!
hepsi gencecikti, hayatlarının baharındaydılar. Kimisi daha çocuktu; kimisinin de çocuğu vardı.

Umutları, hayalleri, geleceğe dair ne planları vardı Allah bilir! Teskere almalarına da bir aydan az süreleri kalmıştı. Evlerine gideceklerdi 22 gün sonra...

Ölüm onları kanlı bir pusuda yakaladı.

15 şehidin acısı 70 milyon Türk insanın kalbine işlendi. Hepimiz yıkıldık! kahrolduk...

Kimsenin bu vatanı bölmeye gücü asla yetmeyecektir.

Türkiye yıllardır terörden çok çekmiştir. Yüzlerce şehit vermiş ve vermeye de devam etmektedir.

Yıllardır kökünü kazıyamadığımız şeyin şimdi bir çırpıda kazımamız, bitirmemiz imkansızdır tabiki ama, bu terörizmi besleyen ülkeleri bulmak onları yaşatan ayakta tutan güçleri bulup bunları bertaraf etmek başlıca hedefimiz olmalıdır.

İşin komik yanı; Kuzey Irak'a girmek için Milyonlarca kilometre uzaktan, teörizmi bitiricez, Barış getiricez, nükleer silahları yok edicez diye kıtaları aşıp gelen Amerika Birleşik Devletleri'nden izin almak gibi bir girişimimiz varsa, durumumuzun acınıcak kadar kötü olduğunu kabul etmemiz gerekir.

Peki şimdi ne yapmalıyız? Herkesin aklında bu soru var galiba bu son iki günde herkesin aklından böyle bir soru geçmiştir.

Peki şimdi ne yapmalıyız?çözüm ne?

Sadece Kuzey Irak'a girmek çözüm değil. Kuzey Irak'a girip mümkün olduğunca çok ilerleyip oradaki Türkmenlere ulaşıp orada kalmak onların da acılarına son vermek gerekiyor. Öncelikle yapılması gereken, istihbarat teşkilatlarımızın da çalışmalarıyla PKK'ya destek verdiği tespit edilmiş ülkeleri karşımıza alıp, onlarla çok sert bir dille konuşmak, diyalog kurmak kurmak olacaktır. Bu desteklerini çekmeleri için, güçlü bir Türkiye olarak tüm gücümüzü kullanmamız gerekiyor. Yurt içinde ve Kuzey Irak'ta yuvalanan PKK'lıları bulup gereğini yapmak bu ülkenin şehitlerine olan bir borcudur. Tüm istihbarat birimlerinin koordineli ve son derece titizlilikle çalışmasıyla özellikle ilk önce yurt içinde, daha sonra yurt dışında yuvalanan terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirmenin öncelikli hedeflerimiz olacağı aşikardır.

Daha önce de belirttiğim gibi, bir daha çıkmamak üzere Kuzey Irak'a girip, bölücü terörü örgütünün güçlenmesine fırsat verilmemesi gerekiyor. Aynı zamanda Avrupa'da, dünyanında hangi ülkesi olursa olsun, PKK'ya destek veren hangi ülkeyse bu ülkeleri karşımıza alıp çok sert bir üslupla diyalog kurmamız ve bu desteklerini çekmeleri için bütün gücümüzü kullanmamız gerekiyor. Ama ilk yapmamız gereken şey, sağlam istihbarat çalışmalarıyla birlikte eş zamanlı, yurt içinde ve Kuzey Irak'ta var olan PKK üyelerini etkisiz hale getirmek, aynı zamanda Kuzey Irak'ta olabildiğince ilerleyip oradan çıkmamak gerekiyor. Aslında yapılacaklar bellidir. Çok nettir.

Ve Türk ordusu bütün planlarını çoktan hazırlamıştır. Geriye ne kalıyor biliyor musunuz?

Siyasi irade! Siyasilerimiz korkmadan cesurca sağlam kararlar verebilirlerse eğer , Türk ordusu, üzerine düşen görevi geçmişte de olduğu gibi şimdi de layıkıyla yerine getirecektir.

Bu vatanı kimse bölemez. Buna kalkışan en tez zamanda cezasını bulacaktır.
Siyasi iradenin doğru kararı verip işi Türk ordusuna bırakacağı kararı aldığını görebilecek miyiz acaba!

Şimdi laf değil eylem zamanıdır. Ve Kuzey Irak'ta Amerika ile karşılaşmak pahasına, oraya girilmeli Pkk etkisiz hale getirilmelidir.

Güçlü Türk ordusunun arkasında doğru kararları hiç korkmadan verebilecek güçlü bir siyasi irade gereklidir.

şehitlerimizin hesabı elbet sorulacaktır...

 
Toplam blog
: 17
: 1416
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

25 Ekim 1980 yılında Bakırköy'de bir devlet hastanesinde dünyaya gelmişim. Her yeni doğan bebek gibi..