Heykeller ucubedir, içine tükürülür ve yıkılır

Bizim ülkede resim sevilmez, evlere resim asılmaz; heykel sevilmez , kentlere heykel filan dikilmez.. Niye? Kısaca haramdır. Haramdır onlara bakmak.. Onlar sana bakacak sen onlara bakacaksın olmaz. Ancak insan insana bakar…Gerisi yalan…Peki bu heykel kırma olayları nasıl başladı. Hele bir hatırlamaya çalışalım. 

Yıl 1952 : Ticaniler … 

Türkiye Cumhuriyetin’de bu heykele düşmanlık, heykel kırma işini başlatan Ticanilerdir. Ticaniler , Kuzey Afrika kökenli bir dini tarikat olmakla birlikte Türkiye`deki Ticanilere, daha çok 1940`lı, `50`li yıllarda rastlanır. Bu tarikatın başını çekenlerden Kemal Pilavoğlu ve arkadaşları 1952 yılında, “Heykel kırma suçu …” dan mahkum olurlar. Atatürk’ü Koruma Kanunu, 1940’ların sonunda CHP’nin oy uğruna işbirliği yaptığı Ticaniler tarikatının Atatürk heykellerine yönelik saldırıları üzerine DP tarafından çıkartılmıştı. 

Atatürk Heykelini kıran bir kimse 31 Temmuz 1951'de yürürlüğe giren 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Kanunu'na göre yargılanırsa en az bir yıl yer. Çünkü bu beş maddelik kanunun ilk maddesi "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir, bu suça azmettirenler asli fail gibi yargılanır, " diyor. 

“Resûlullah bir hadis-i şerifte, (Putları, tapınılan heykelleri kırmak için ve akrabâya iyilik etmek için gönderildim) buyurdu.” (Hadîs-i şerîf-Berîka) 

-Yorum : Arkadaş heykeller insanlara benzerler ama insanlar gibi olamazlar. Heykeli bir insana hele kutsal insanlara benzetmek günahtır. Yasaktır. Bundan dolayı her nerede bir heykel görüle , onun icabına ….. . Anlarsınız ya… 

-Yorum : Sonra bakar mısınız İstanbul’daki zavallı işçi heykeline. Hem de İstanbul’un orta yerinde bir İşçi heykelinin uğramadığı kötülük kalmadı. Haber… 

Yıl 1973. Tophane Parkı’ndaki İşçi Heykeli : 

“Tophane Parkına dikilmişti İşçi Heykeli. Heykeltraşı diyor ki: “ Daha bir yılını doldurmadan, önce parmaklarını kırdılar, sonra balyozun sapını. Yetmedi, ziftle yüzünü boyadılar. Sonra, zifti silmek bahanesiyle, yüzünü yok ettiler. Birkaç kez tamir ettim. Ama artık bıraktım yakasını. Kaç yıldır, her gün bir yerini kırıyorlar. Yine de tükenmedi. Ne zaman, bir makine gelip kökünden söküp götürse, ‘oh tükendi’ diyeceğim.”Bu sözler 2007 yılında hayatını kaybeden heykeltraş Muzaffer Eronat’a ait, bahsi geçen heykel ise 1973 yılında İstanbul’un en gelen-geçeni bol yerlerinden biri olan Tophane Parkı’a yerleştirdiği ‘İşçi’ heykeli. Eronat göremedi ama, belki vasiyet sayılabilecek sözlerini duyan birileri çıktı. 

“Ancak şurası kesin ki, İslamiyet, Allah ve peygamberi Hz. Muhammed’in tasvir edilmesini tartışmaya açılmayacak biçimde yasaklamıştır. Bunun tersine bir görüş ileri süren hiçbir din bilgini de, yine benim bildiğim kadarıyla yoktur.” 

Yıl .1994 : Ankara Altınpark … 

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek`in 1994 yılında, `Ben böyle sanatın içine tükürürüm` diyerek kaldırttığı `Periler Ülkesinde` heykeli Mahkeme kararıyla yerine konuldu. 

www.tumgazeteler.com/?a=801286 

“Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek'in "Böyle sanatın içine tükürürüm" diyerek Altınpark'tan kaldırttığı 'Periler Ülkesinde' adlı heykeli, mahkeme kararıyla yine aynı yere dikilen Heykeltıraş Mehmet Aksoy, şöyle diyor: "Heykel 11 yıl belediyenin kazan dairesinde kaldı. Yıpranmış, kırılmış. Bakımını yapmak isterim ama o kırık elbette kalacak. Çünkü o kırık, heykelin onuru…” (Milliyet.com.tr. 23.3.2005) 

-Yorum : Elbette böyle heykellerin içine de yüzüne de tükürülür… Zaten ne yüz belli ne sıfat… Böyle heykel olursa, tükürmek vaciptir. Ve hatta boynu… Anlarsınız ya.. “Ama gerisine adalet izin vermedi..” Yoksa biz biliriz ne yapacağımıza. Gibi sözler söylendi… 

18 Haz 2006 : Izmir Gürçeşme … 

-İzmir . En medeni kentimiz. Öyle mi . Alın size bir heykel haberi… 

Heykel düşmanlığı. Bir saldırı daha... Gürçeşme'deki Atatürk heykelinin bazı bölümleri kırıldı. Kız çocuğunun kafası koparıldı ... (www.milliyet.com.tr/2006/06/18/ege/index.html ) 

“Heykellerin başı, vandallarla dertte. İzmir'in Konak ilçesi, heykellerin en çok saldırıya uğradığı yerlerden. Gürçeşme Kaynak Parkı'ndaki Atatürk ve çocuk heykeli üç kez saldırıya uğradı. . Eskiizmir'deki, köy enstitülerinin kurucularından İsmail Hakkı Tonguç'un adını taşıyan parktaki heykellerin başları, arkadan vurularak tahrip edildi. Parkta oynayan çocuklar, araçla gelen iki kişinin demir levyeyle heykelleri kırdığını, mahalleli tepki gösterince de heykellerin tümüne zarar veremeden kaçtıklarını anlattı… “ http://www.youtube.com/watch?v=95bjNOQ0WQU 

Tarih : 13 Mayıs. 2009 . Malatya-Yeşilyurt. 

Yeşilyurt ilçesine bağlı Kadiruşağı Köyü'nde 'Gülsüm' adlı bir inek, sahibinin elinden kaçarak ilköğretim okulunun bahçesindeki büstü kırmış. Anıtı yıkan bir inekti ve hemen soruşturma başlatılmıştı. 

-Heykeli kıran bir inekse ne olur..? 

Yapılan soruşturma sonucunda heykeli kıranın Gülsüm adlı sempatik bir inek olduğu anlaşıldı. Atatürk’ün büstünü kıran ineğin sahibi korkudan onu “sürgüne” göndermişti. 

http://www.sabah.com.tr/Ekler/Pazar/Yazarlar/sever/2009/05/17/bir_inek_nasil_ticani_olur 

8 Oca 2011 : PKK’cılar da Heykel Eyleminde.. 

Diyarbakır'da, bölücü terör örgütü PKK yandaşı bir grup, Dağkapı meydanındaki Atatürk heykelini yakmaya çalıştı. 

-Yorum : Heykel nasıl yakılır be… heykel kırılır; dinamitle atılır; çalınır götürülür.. Bir yerlere atılır.. Ama yakanını ilk kez duyduk. ( www.internethaber.com/) 

8.Ocak.2011 : Başbakan Kars’ta… 

Kars Belediyesi eski Başkanı Naif Alibeyoğlu'nun yaptırdığı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kenti ziyaretinde 'ucube' diyerek eleştirdiği 'insanlık anıtı' heykelinin kaldırılacağı bildirildi. http://www.haberfx.net/ 

-Dedi mi , demedi mi? Büyük bir tartışma başladı.. 

-Yorum : Aslında Başbakanımız Heykeli kastetmemiştir, heykelin çevresinde ve hizasında olan gecekonduları kastetmiştir. Yoksa her heykele söz söylemek kimin harcı… Ama heykel de “Ûcube” ise birileri ona ucube diyebilmelidir… Ucube gibi olan heykele , aman çok güzel olmuş, diyecek halimiz yok herhalde…” Kültür Bakanı dahil, Başbakanı savunmaya çalışanlar…İşgüzarlar… 

-Yorum : Sanatçıymışlar. Başka bir şeyle uğraşsalar ya… Ne o Atatürk heykeli, falanın heykeli, filanın heykeli … Hele kişinin aziz hatırası varken bir de heykelini yapmak da ne oluyor. Hem heykel dediğin nedir ki… Altı üstü bir karış çamur… kırsan ne olacak , kırmasan ne olacak.. Ama bence kırılmalı. Çünkü , üstadımız, pirimiz Ticaniler şeyhi Sayın Pilavoğlu böyle buyuruyor. Heykel haramdır. Bakarak zinhar günaha girilmeye… Nerede bir heykel varsa… 

-Heykel, bizim toplumun pek alışageldiği bir sanat değil. Kırılır, sökülür, çalınır. Mesela Orhan Veli'nin Rumelihisarı'nda bulunan heykelindeki kuş dokuz kez çalınmıştır. 

(Sabah, Refik Durbaş ) 

Son söz Refik Durbaş’ın .Evet, bizim memleketimizde olur öyle şeyler.
Resimler yakılır, yırtılır, bıçaklanır. Heykeller kırılır, içine tükürülür. Ucube diye hakaret edilir. Boşuna değil bazı aydınlar, kendilerine yeni yerler bulmaya çalışyorlar… Çünkü insanlar tehlikede ve sanatçılar daha çok tehlikede.. . Bu ülkede yaşarken çok dikkat etmek gerekir. Bir gün heykel gibi kafanız koparılabilir…