- Kategori
- Deneme
İnsan, yaşam, cenaze

Çok güzel bir hayata doğuyoruz, birbirimizle karşılaşıyor, tanışıyor ve beraber bir şeyler paylaşıyoruz. Sonra bir gün aynı nereden ve nasıl geldiğimizi bilmediğimiz bir biçimde ve zamanda aniden geldiğimiz gibi gidiyoruz. Böyle bakınca hüzünlü görünse de ölüm bir veda değil, uğurlama aslında...
Toprak her şeye hayat vermiyor mu? Hepimiz bir gün toprağa girerken ve sevdiklerimizi ona verirken aslında yeniden canlanacak bir şeyi ona teslim etmiyor muyuz? Aynı bir tohumu toprağa ekmek gibi...
Sevgiyle, inançla, iyilikle, kötü olan herşeyi unutarak, affederek, hakkını helal ederek gömülmek ya da gömmek... Aynı bereketli bir mahsul gibi topraktan yeniden var olmasını bekleyerek... Cenaze merasimlerinde bunu hissederim ben... Dua ile, çiçek ile ve kalpten sevgiyle uğurlamak ve giden için Allah'ın rahmetini dilemek...
Hep deriz bu dünya yalan diye.
İşte herşeyin yalan bir tek ölümün gerçek olduğunu anladığımız yerdir cenaze törenleri ama mezarlıktan çıktığımız anda yine unuturuz ve yalanı gerçek gibi yaşamaya bıraktığımız yerden devam ederiz. Sanki hiç birimiz ölmeyecekmişiz gibi...