Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ocak '10

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Rahatsız Oldum

Rahatsız Oldum
 

10 Milyar Meşe Kampanyası Türkiye'nin Devlet - Millet el ele gerçekleştirdiği en büyük kampanyadır.


Sayın Ertan Yurteri’nin “TEMA Vakfı, Meşe palamudu ve Kargalar …” http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=222953 başlıklı yazısını okuyunca rahatsız oldum. Evet, rahatsız oldum! Demek ki ortada beni “ rahatsız” edecek bir durum var..!

Öncelikle Sayın Yurteri’nin iyi niyetle konuyu gündeme taşıdığına inanmak istiyorum. Kampanyaya katılmış, “Nerede benim verdiğim paranın karşılığı meşeler?” diye haklı olarak soruyor. Ancak, sorusunun birinci muhatabı TEMA Vakfı değildir. İşte benim rahatsız olduğum, beni inciten tarafta budur.

“Neden değildir?” Ben, bildiğim kadarını anlatacağım. Karar, okuyucunun; daha detaylı açıklama ilgili taraflar muhataplarının olsun.

Ben, 1998 yılından bu yana TEMA Vakfı’nın Alanya Gönüllü Sorumlusuyum. Doğal olarak Kampanyanın Anadolu’da yürütülmesinde diğer Türkiye genelinde Temsilci / Sorumlu arkadaşlarım gibi yer aldım, kampanyanın başarısı için heyecanla çalıştım.

Oniki yıl geriye, 10 Milyar Meşe Kampanyası’nın başlangıcına gidelim. Bu kampanya, Cumhuriyetimizin 75. Yıl Dönümü nedeniyle kurumların, STK’ların vs. eylem planları içinde yer alan bir çalışmadır. TEMA Vakfı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 75.Yıl dönümünde Devlet – Millet el ele gerçekleştirilecek, hedefi ( bilerek ve isteyerek) abartılı yüksek bir ağaçlandırma projesi ile etkinliklere destek vermiştir. Bilerek ve isteyerek’in altını çizmek gerekirse; teknik bilgiler TEMA Vakfı Yayınları arasında yer alan “ Meşe ve Meşe Ağaçlandırması,Yayın no21’de) mevcuttur.

“Neden meşeye?” hiç girmeyeceğim. Prof. Dr. Faik Yaltırık Hocanın yayınlarında detaylı açılamalar var. Ancak, meşe seçimi konusunda yayınlara ulaşamayan okuyucunun anlaması için belirtmek gerekirse; Türkiye’de meşe ormanlarının genel alanı 6.5 milyon hektar. Bugüne kadar bir Anadolu ağacı olmasına rağmen meşe türlerimiz, yapılan doğal ve yapay gençleştirme çalışmalarında maalesef gerekli ilgiyi görememiştir.

Kampanyanın başladığı ilk günlerde bazı çevrelerden, “ Neden meşe?”,” Neden 10 milyar?” ,” 10 milyar meşe hektar başına –ortalama 3000 adet’ten- 3milyar hektar eder, bu kadar arazi nerede var ki?”, “ Tüm palamutlar toplanırsa, sincaplar ne yiyecek?” vb. soruları gelmeye başlamıştır.

Hedef büyüktür; 17 Haziran 1998’ de Orman Bakanlığı ve TEMA Vakfı arasında ilk protokol imzalanır. Amaç, 6.5 milyon meşe orman varlığımızın, 5.750bin hektar olan baltalık, bozuk baltalık ve çalılık alanlarında yapılacak çalışma ile 1 milyon hektarına ulaşmaktır.

Hedef büyüktür; Kentlisinden köylüsüne, gencinden yaşlısına, ülkesini seven ve sorumluluk duyan herkesin kolaylıkla katılacağı, dünyanın en büyük ağaçlandırma projesidir.

Hedef büyüktür; Bir sivil toplum örgütü tarafından ortaya atılan, en geniş katılımlı (Valilikler, Orman Bakanlığı, Genel Kurmay Başkanlığı, Rektörlükler, Milli Eğitim Bakanlığı İlk, Orta Öğretim Müdürlükleri ve Yüksek Okullar, Resmi ve Özel Kurum, Kuruluşlar, Toprak Reformu Genel Müdürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Halkımızın katılımıyla) dünyanın en büyük ağaçlandırma kampanyasıdır.

Hedef büyüktür; Bu kampanya, Türkiye’nin tahrip olmuş orman varlıklarının canlandırılması, erozyonun önlenmesi, biyolojik çeşitliliğin arttırılması, yakacak-yapacak orman ürünü hammaddesinin çıkarılması, su rejiminin düzenlenmesi, karbon emisyonunun dengelenmesi gibi yaşamsal kavramlarda dünya çapında imajı olacaktır.

Hedef büyüktür; Yıllarca popülist yaklaşımlar sonucu ortaya çıkan “çam” üzerine kurulu kampanyalara karşı, meşe alternatiftir.

Hedef büyüktür; Yeni istihdam alanları ve geçim kaynakları yaratacaktır.

Evet, hedef büyüktür; Oniki yıl önce TEMA Vakfı Başkanı Hayrettin Karaca’nın "Türkiye'nin İkinci İstiklal Savaşı'nı başlatıyorum!" heyecanı bundandır. Sanki biraz ti’ye aldığınız O ihtiyar, Uluslararası Dendroloji Topluluğunun başkan yardımcılığını yapmış ve Türkiye’nin ilk özel arboretumuna sahip kişidir. Ayrıca; özverisi, çalışkanlığı, samimiyeti, kararlılığı, cesareti, heyecanı, önderliği, bilgeliği, çelebiliği, memleket ve millet sevgisi ile Sayın Karaca bizim için toplumsal bir önderdir.

Şimdi gelelim, beni rahatsız eden yazınızda belirttiğiniz diğer bilgilere. Yazınızda geçen tema Hürriyet Gazetesi’nin 26 Şubat 2007 tarihinde Ümit Çetin’in (Ankara) “TEMA’nın Tohumlarını Yediler” başlığı ile işlenmiştir. Sizin yazınız da aynı. “ Kampanya çerçevesinde bugüne kadar 680 milyon palamut ekilirken 1.7 trilyon lira bağış toplandı. TEMA 'nın bu kadar para toplayıpta tohumları kargalar yedi mantığına kargalar bile gülmez mi, elbet gülerler. Peki niçin toplanan paralar bakanlığa aktarılıyor ve bakanlık bunun ekimini yapıyor? Bakanlığa verileceğine bu işi bilen orman fakültelerinin ağaçlandırma bölümlerine veya fidan yetiştirme programlarına bu paralar aktarılamaz mıydı? Onlar bunun eğitimini almıyorlar mı yoksa? O zaman insanın aklına şu sorular geliyor?
O kadar meşe palamudunu midesine indiren kargalarla birlikte toplanan bu kadar para ve meşe palamudu, ekim yapılmayan yerlerdeki erezyona mağlup olan topraklarımız da nereye gitti?
"Gaaakkkkk, gaakkkkk, gakkkkk" dediğinizi duyar gibiyim!..”

Gak1. TEMA Vakfı, 1998 yılından bu yana Tüm Türkiye çapında 14.726 hektar alanda yaklaşık 649.437.249 adet meşe tohumu ekimi ve ıslah çalışmaları yapmıştır. (www.tema.org.tr) 2008 yılında AGM ile yapılan protokol gereği 4milyon500bin adet ocak/fidan karşılığı 2milyar500bin TL belirlenen ödeme planında AGM hesaplarına yatırılacaktır. (AGM adına Genel Müdür Hanefi Avcı, TEMA Vakfı adına Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Y. Gürses’in imzaladığı protokol ve hükümlerine AGM –Protokoller sayfasından ulaşabilirsiniz.)

Gak2. 10 Milyar Meşe Kampanyasının “toplamdaki maliyeti” 1.7 trilyon TL.dir.

Gak3. Toplanan paralar yasa gereği Orman Fakültelerine vs. hiçbir kurum ve kuruluşa devredilemez. ÇOB (AGM) Ağaçlandırma Yönetmeliği (Resmi Gazete Tarihi: 09.10.2003 Resmi Gazete Sayısı: 25254 (Değişik: RG 7/7/2004-25515) ve (Değişik: RG–30/4/2009–27215 )

Gak4. Meşe palamutlarını yiyen kargaların -hatta domuzların, sincapların, farelerin, diğer kuşların- hiçbir suçu yoktur. Aç hayvan ne bulsa yiyecektir. Helal olsun, hoş olsun.

Oya Armutçu’nun (Ankara) 3 Ağustos 2007 tarihli Hürriyet Gazetesi yayınlanan “Kuraklığa karşı günde 1000 palamut gömdürelim” haberinden; “ CERRAHPAŞA Tıp Fakültesi Biyofizik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Körpınar, küresel ısınma ve erozyon nedeniyle ülkemizin çölleşme tehlikesine karşı, son derece ilginç bir öneride bulundu.
Körpınar, günde ortalama bin meşe palamudu gömen ala kargaların, avlanmamasını istedi. Körpınar Hürriyet’e, TEMA’nın kampanyalarına ek olarak ’Ala Kargalar’a meşe diktirilmesi" ile ilgili çözümü şöyle anlattı: "Ala karga diye akıllı bir karga türü var. Meşe palamutlarını toplayıp toprağa gömüyor. Bu kuş günde bin tane tohum depoluyor. Tohumları gömdüğü yeri de işaretliyor. Ama tabii hepsini yiyemiyor. Yerlerini unutuyorlar. Unuttukları tohumlar da filizleniyor. Ala kargaları avcıların vurması yasaklanmalı. Bu kuşlar ağır işçi." Körpınar, 26 Aralık 2006’da TEMA’ya yazdığı yazıyla, Ala kargaların meşe tohumu toplayıp gömme yeteneklerini aktararak, meşe ekim projelerinin simgesinin Ala karga olmasını önerdi. TEMA da bu öneriyi değerlendirmeye aldığını bildirdi.”
Böylede bir durum var.

Gak5. Keşke bu yazıyı yazmadan önce, AGM’den ve TEMA’dan bilgi alsaydınız.Yazınızda ifade edilen; “Biz bağışları bakanlığa aktarıyoruz ekimi bakanlık yapıyor. Tesbit ettikleri bölgelere ekiyorlar. Belirli saha yok. Bu nedenle palamutların ne kadarının tuttuğunu bilmek imkansız." Bu muğlak ifadeyi, ne Çevre ve Orman Bakanlığı nede TEMA Vakfı’nın yetkililerinin verebileceği cevap - açıklama olarak görmem imkansızdır. Zira, Bakanlık ve TEMA her türlü çalışmalarını web sayfalarında kamuoyuyla paylaşmaktadır.


Gak6. 10 Milyar Meşe Kampanyası Cumhuriyetimizin 100. Yıl dönümüne kadar ek protokollerle sürecektir.

Gak7. 1999 yılında benim tüplediğim iki meşe, (Alanya Orman İşletme Müdürlüğü Bahçesinde ve Askerlik Şb. Bahçesindeki) boyumu iki kat aşmıştır.

Gak8. Kampanya çerçevesinde elimde makbuz Alanya sokaklarını arşınlarken, “Alanya’ya ekilecek mi?”sorusuna verdiğim “Hayır” cevabına şu tepkilerimi almıştım; “Alanya’ya ekilmeyecekse almıyorum”, “Alanya’ya ekilecekse almıyorum” ve “ Ben çok ağaç diktim, biraz da başkaları diksin kardeşim!” Bunu bir yazımda işlemiştim, Alanya’da sadece 272 adet (!!!) sertifika sattım.

Gak9. Alanya Orman İşletme Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan fidan üretme istasyonunda bu yıl 3bin adet meşe tüplenmiştir.

Gak10.Sayın Yurteri keşke, benim gibi “Anadolu’da bir ağaç daha fazla olsun” diye kapı kapı gönüllü çalışan insanları rahatsız etmeseydiniz.

 
Toplam blog
: 272
: 734
Kayıt tarihi
: 13.10.07
 
 

1959 Sinop Bektaşağa Köyü doğumluyum. Yaşamda, anlaşılacak bir şeyi olanlara ve bunu öğreti yapan..