Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Mayıs '07

 
Kategori
Futbol
 

Şu tezgâhları gel de anla

Şu tezgâhları gel de anla
 

Ligin 34 haftasının 27’ sinde lider ol ve sezonu şampiyon bitir ve de sürekli olarak de ki: “Fenerbahçe’ ye tezgâhlar var, Fenerbahçe’ yi şampiyon yapmayacaklar, hakemler her zaman bizim aleyhimizde, bize penaltı vermiyorlar, Federasyon yönetimi ve Başkanı Fenerbahçe’nin sürekli aleyhindedir ve saire ve saire”…

Çok geriye gitmeye gerek yok, daha dün gibi yakın bir zamanda, Türkiye’nin en önde gelen sanayi devlerinden Koç grubunun bir üyesi ve Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç, Fortis Türkiye Kupası yarı final rövanş maçından sonra milyonların önünde televizyon ekranlarından “şerefsizler, hırsızlar hakkımızı çaldı” demiştir. Bu nasıl bir yöneticilik, bu nasıl bir sorumluluk, bu nasıl bir usluptur? Şerefsiz kimdir, bunun kanıtı var mıdır? Neye göre şerefli olunur, neye göre şerefsiz olunur, bir ölçme aleti var mıdır? Yirmi beş yıldır alınamayan Türkiye Kupası’nda Beşiktaş’a elenilmeseydi, şeref veya şereflilik devam edecek miydi? Bu nasıl bir mantık kurgusudur ki, üç farklı sonucun Fenerbahçe’ye kabulu yoktur da sürekli galibiyet beklenir?

Hakemin de bir insan olduğu unutularak, sürekli sözümona Fenerbahçe’ye haksızlık yapıldığı iddia edilir? Fenerbahçe lehine hiç hakem hatası olmamış mıdır da sürekli Fenerbahçe aleyhine haksızlıktan bahsedilir? Taraftar neden böyle bir anlayışla beslenir, beslenmeye devam edilir? Futbol Federasyonu’nun resmi olarak kuruluşundan bu yana hangi Federasyon Başkanı veya Başkanları sevilmiştir veya sevilen hiç var mıdır? Her Federasyon Fenerbahçe’ye düşman mıdır? İçlerinde hiç mi iyisi çıkmamıştır? Hatta Fenerbahçe’li olan ve kulübün resmi üyesi olan insanlardan, Fenerbahçe kongre üyesi olduğu halde Federasyon Başkanı olanlar bile niye kötüdür, niye onlardan bile memnuniyet yoktur? Türk ve Dünya Futbolu’nun önde gelen saygın yöneticilerinden olan ve halen UEFA’nın 16 yıldır en uzun süreli görev yapma rekorunu elinde bulunduran UEFA yönetim kurulu üyesi ve aynı zamanda Fenerbahçe Kulübü üyesi Şenez Erzik’in Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminde bile Şenez Erzik neden kötüdür, neden Fenerbahçe yönetimi ile sürekli kavga halinde ve zamanında istenmeyen adamdır?

Bunlar olmuştur, açalım eski arşiv gazetelerini bakalım.

Futbol Federasyonu yönetimi ve Başkanları ile çatışma halinde olan yalnızca Fenerbahçe değildir, diğer kulüplerden de vardır. Ama bunlar gelip geçici serzenişlerden öteye geçmemiştir. Bu yazıda Fenerbahçe’nin ele alınış nedeni, şampiyon olduğu halde, şampiyon olamayan diğer takımların, örneğin; Beşiktaş’ın Galatasaray’ın Trabzon’un hiç sesinin çıkmaması, Fenerbahçe’nin alabildiğine yaylım ateşine devam etmesidir. En şiddetli ve çetin muhalefet hep Fenerbahçe’den gelmektedir. Sürekli gündemdedir. 2005-2006 Futbol sezonunda Denizlispor ile oynadığı son maçta şampiyonluğu kaçıran Fenerbahçe, yine tezgahlardan dümenlerden bahsetmiştir.

27.05.2007 günü Fenerbahçe’nin olağan mali genel kurulunda Başkan Aziz Yıldırım, geçen sezon şampiyonluğu kaybettikleri Denizlispor maçından sonra travma geçirdiklerini ifade ederek, "1 yıl boyunca bunu atlatamadık. 3 hafta önce İzmir'de hak ederek kazandığımız şampiyonlukla tekrar hür olduğumu hissediyorum. Biz Denizli'de kaybetmeyi hak etmemiştik. Ama Türkiye'de oynanan tezgahlar bizi o noktaya getirdi. Bu tezgahlar bu sene de yaşandı" demiştir.

Geçen sezon Denizlispor ile oynanan maç, diğer takımların maçlarının süre olarak bitmesine rağmen, on altı dakika daha oynanmış, bu on altı dakika boyunca Fenerbahçe gol atamamış, o süre boyunca kendilerinin de hiçbir zaman itiraz etmediği veya dillendirmediği herhangi bir hakem hatası olmamış, ama yine de şampiyonluğun kaçmasında tezgâhlardan bahsedilmiştir. Hem de son hafta son maça kadar Fenerbahçe lider olarak girdiği maçtan, futbolda olabilecek bir sonuç olarak kabul edilemeyen üç farklı skordan birinin yaşanması sonucu şampiyonluğu kaybetmiştir. Olabilir.

Ama olamaz, Fenerbahçe için olamaz. Bugünkü futbol anlayışında olamaz.

Niye olması gerektiğini anlamadığımız sürece, Başkanlar ve yöneticiler sözde kendi menfaatlerini korumak amacıyla amacını aşan konuşmalar yaptığı sürece, basın da sağolsun böyle konuşmaları en çarpıcı şekilde yansıttığı sürece, Türkiye’mizde şiddetin durmasını beklemek çok saflık olur. Niye şiddet dursun ki? Durması için ne yapıyoruz ki?

“Biz futbol oynuyoruz, eğleniyoruz”, demiyoruz, “senin külâhın benimkinden neden uzun” diye sürekli sorguluyoruz. Oysa kafalar değişmediği sürece, üstündeki külahlar değişse neye yarar? O kafalarda o külâhlar olduğu sürece, her türlü tezgâha rağmen 34 haftalık ligin 27’sinde Fenerbahçe liderdir ve sonunda şampiyon olmuştur.

Şu tezgâhları gel de anla, gel de anlat.

 
Toplam blog
: 135
: 1226
Kayıt tarihi
: 11.10.06
 
 

Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Öğretim Üyesi. Spor Sosyolojisi, Popüler Kültü..