Sensiz bir bayram arifesi… Sensizliğin beni nasıl darmadağın ettiğini, nasıl yorduğunu ve halsizliğimi anlatmaya çalışırken bile bozguna uğruyor harflerim. Bayramlar hoyrat bir rüzgar gibi ..
Öğretmenim dedi, sonbahar gelince göçmen kuşlar sıcak yerlere uçup giderlermiş değil mi? Evet canım dedim. Soğuk havalarda yaşayamaz, yem bulamaz, üşürler… Bunun için sıcak bölgelere kanat çır..
Dün seni yuvasından düşen serçe yavrularına benzettim kara biberim. Beslenme çantan boynunda, anasınıfının girişindeki o küçük odada nasılda ürkmüş, nasılda sinmiştin. Kalbinin çırpınışı parmak uçla..
Soyadın Üzgün’dü senin küçüğüm… Evet, soyadın Üzgün… Anladık ki yedi yıl süren ömründe güldüğün anlar bir elin parmaklarını geçememiş. Sanki üstüne çöken kara sisi anlatırdı soyadın… Üzgün...
-İdari teftişinizi yaptım sayın hocam. Teknolojik kurulum, dosyalama sisteminiz, tertip düzen, öğrenci, öğretmen iletişimi gayet olumlu ve pozitif. Çalışmalarınız yıllık planınız doğrultusunda yap..
Her gün kapıdan uğurlamazsa içi rahat etmez. Sıkı sıkı sarılıp kucaklaştıktan sonra, tam asansöre adımımı atarken, -Dur, dur bekle diye bağırır.-Ne oldu anacığım, ne unuttum derim.-Bak..
Akreple yelkovan saat üçe sözleşmişler, tik tak, tik tak adımlarlar zamanı...Tek onlar mı saat üçe sözleşen...Benim teyzelerim de saat üçe sözleşir her pazartesi ve çarşamba.Kimi belini tutar, kimi b..
Nasıl da beklerdim yollarını…Bir tahta çubuğa nasıl da güzel dolardın hayallerimi…Dert miydi tasa mıydı yüze gülmeyen söze gelmeyen dostlar? Macuncunun geldiğini söylemezdim olur biterdi. Topunu verme..
Pazartesinin böyle başlayıp da böyle biteceği aklımın ucundan bile geçmemişti inanın..Tamam, duydum nasıl başlayıp nasıl bitti dediniz…Anlatayım o zaman.Günün yoğun olacağı elbette cumada..
Yarı hüzünlü, yarı sevinçli bir gündü okulda bıraktığım… Son kez bahçeye toplandılar. Andımızı okudular, kuş cıvıltısını andıran bir ses çıkararak sınıflarına doluştular… Zil çaldı, ellerinde karne..
Öğreneceği çok şey olan bir öğretmenim.... ..