Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Temmuz '06

 
Kategori
Yemek - Mutfak
 

Bir Orta Anadolu ritüeli: Arabaşı

Bir Orta Anadolu ritüeli: Arabaşı
 

Yozgat ve Çorum’da da bazı yörelerde yapılıp, bilindiğini duyduğum arabaşının en yoğun bilindiği, tüketildiği bölgemiz Konya’nın Ereğli ilçesi ve köyleridir. Konya’da dahi bilinmez ve yapılmazken, arabaşını yapmak ve yemek Ereğli’de apayrı bir olaydır. Ereğli’ye dışardan gelenlerin şaşkınlıkla tanık oldukları arabaşı ziyafetleri, zihinlerine unutulmaz anılar olarak kazınmaktadır. Pek çoğunun yemeyi başaramadıkları bu orijinal yemeği bazı istisnai dışardan gelen kişiler yiyebilmektedir.

Peki yemesinin bile bu kadar zor olduğu arabaşı ne menem bir yiyecektir. Öncelikle belirtmek gerekir ki bu yemek sadece ve sadece soğuk kış günleri, yere kar düştükten sonra yapılır. Özel olarak hazırlanan hamuru geniş ve büyük yuvarlak tepsilere konulur ve balkona, bahçeye, üzeri kapatılarak kar üzerine bırakılır. Ve doğal soğuk ortamda donmaya/soğumaya terkedilir.

Ayrıca tavuk etli, salçalı, un meyaneli, ekşili özel çorbası, tavuk suyu ile hazırlanır. Av etiyle, özellikle de ördek, bıldırcın ya da keklik etiyle olanı daha çok tercih edilir. Hafif acılı yapılan çorbasına, soğuk kış gecelerinde, tas tas içen arabaşı müptelaları bir de kurutulmuş süs biberini ellerinde ufalayıp ilave ederler.

Arabaşı normal bir öğün yemeği değildir. Belli-başlı ritüelleri vardır. Başta da belirttiğimiz gibi sadece soğuk havalarda, mümkünse kar varken yapılır. Bazı gözü dönmüş arabaşı müptelaları yaz günü de yapar ve buzdolabında hamurunu dondururlar ama kış günü yapılanı kadar tat vermez. Yaz günü vurulan ördek ya da bıldırcın da kış dönemindeki kadar yağlı ve lezzetli olmaz doğal olarak.

Arabaşının yenme zamanı, gece yarısıdır. Saat on ikiye doğru sofraya konan hamur, tepsisi ile gelir. Tam ortasında, çorba tasının konulabileceği kadar bir büyüklükte, daire şeklinde hamur alınır ve çorba ortaya konulur. Herkes önündeki bölgeden, mutlaka ve mutlaka tahta kaşıklarla, önce bir parça hamur alır sonra hamuru çorbaya daldırıp içindeki eti ile birlikte ağıza götürür. Hamur kesinlikle yutulmaz, çiğnenmez; olduğu gibi, hap gibi yutulur. Hamurun buz gibi olması, çorbanın ise kaynaması gerekir. Çorbasına pişerken de limon atılır ama çok limonlu sevenler tekrar ilave edebilirler.

Bazı arabaşı severler hamurlarının üzerine de kırmızı pul biber serpebilirler.

Ereğli’de bazı pastaneler vardır ki kış aylarında müşterilerine arabaşı servisi yaparlar. Camlarında büyük harflerle “bıldırcın etinden arabaşı bulunur” yazıları asılıdır. Yılbaşı gecelerinin, Ereğli’ye özgü değişmez aktivitesi, saat tam on ikiyi vurduğunda arabaşı tepsisinin ortaya gelmesidir. İseviler hindi doldurur, Ereğli’liler de ördek etinden arabaşı çeker(?). Bu arada arabaşı yaptım denmez, literatürdeki tabiri “arabaşı çekmek”tir.

İnsanlar dostlarını, akrabalarını özel olarak arabaşı içirmeye evlerine davet ederler. Arabaşı çorbasının içine hamurunu düşüren kişi bir sonraki arabaşı ziyafetini evinde vermekle mükelleftir.

Gece arabaşını çok fazla kaçırdığınızda, sabah balon gibi gözlerle uyanırsınız. Sanıyorum çok limonun etkisiyle olsa gerek göz kapaklarının şişmesine neden olur.

Şehir dışında gurbette olan Ereğli’lilerin en çok özlemini çektiği yemek, tartışmasız ve istisnasız arabaşıdır. Öğrenciler, askerler, dışarıda çalışanlar Ereğli’ye geleceklerinde yakınlarına, sevdiklerine mutlaka arabaşı sipariş eder ve vuslatlarını vakit kaybetmeksizin bir uhrevi ritüel edasıyla gerçekleştirmenin tarifsiz hazlarını yaşarlar.

Son olarak; yolunuz bir kış günü Ereğli’ye düşerse mutlaka bir yakınınıza ya da tanıdığınıza arabaşı çektiririn ve tadın. Şayet bir tanıdık ya da akrabanız yoksa –halen yapıyor mudur bilemiyorum ama- eski hükümet konağının karşısında, Yunus Emre Parkı’nın hemen yanında Şamlı Pastanesi vardır. Zaten kocaman bir brandada “Bıldırcın Arabaşı Servisimiz Başlamıştır” pankartını göreceksinizdir. Soğuk ve karlı Toros havasında ısıtabilirsiniz içinizi sımsıcak av etli arabaşı ile.

Afiyet olsun, tahta kaşıklar dolsun.

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..