Ağlama küçük kız.
Çoğu zaman hiç suçu olmayanlara denk geliyor değil mi? Birikmiş öfkelerde ve yalnızlıklarda, avuçlarda hırsla sıkıca tutulup ortalığa fırlatılanlar :(
30 Kasım 2008 20:34Bu ilişki yürümez
İyi ki diyetisyenim yok. Valla açken değil diyetisyen en yakın arkadaşlarımı bile gözüm görmez. asabiyet tavan yapar bende, o yüzden ben rejime başlayınca yavaş yavaş kaçışırlar yanımdan :) çok hoş yazıydı... sevgilerimle
30 Kasım 2008 20:26Fal da bakarım, Toplantılara da katılırım sefam olsun ohhhh!
Beğenmeyen okumaz arkadaşım, kimsenin gözlerini boloğumuzla rehin almıyoruz. istemeyen de toplantılara katılmaz olur biter. Tahamülsüz bu insanlar her şeye komşum. Senin sayfanın reklerini hep sevdim ben. sevgilerimle
30 Kasım 2008 20:15Gökkuşağı...
Uzakta yaşayan ve düğününe dahi gidemediğim yakın bir arkadaşımın eşini sadece fotoğraflarda görmüştüm. Geçen gün ilk defa telefonda bir konu hakkında konuşmak zorunda kaldık, arkadaşın eşiyle... Allahım bana hayatımın en önemli konusuyla ilgili bir bilgi veriyordu ve ben şivesinden dolayı hiçbir şey anlıyamıyordum. komşuuum ecel terleri döktüm. sonunda telefonu arkadaşım alıp tercümesini yaptı :) sevgiler...
30 Kasım 2008 20:01"Miss Blog 2008" Yeni Formatla Yeniden
Dilek Ç.'ye... Sonuçları merak ettim şimdi... hadi bakalım...
30 Kasım 2008 18:40"Miss Blog 2008" Yeni Formatla Yeniden
Blogda neler oluyormuş yahu haberim yoktu... Hemen oyumu gönderiyorum :)
30 Kasım 2008 18:38İçimde coşan biri var
bulmuş asıl hazineyi, mirasa ne gerek var. Kimbilir ne günler gördü, nelere tanık oldu o eşyalar... hergün göz göze geldiğimiz bi eşyanın bizden çok dünya üzerinde kalacağını bilmek birazda hüzünlü aslında. Bi isim versek o radyoya :)
16 Kasım 2008 23:203 hikaye, hiç hikaye
Zihin ne garip şeyleri topluyor değil mi farkında olmadan, insan şaşırıp kalıyor dökülünce hikayeler ortaya. Ayrıntılar çoğaltıyor hikayeleri sanırım. "Yine de senin kabahatin yoktu, Ben erken tükenirdim hep" ise şiir gibi olmuş yahu...
16 Kasım 2008 22:58Mantar isteyen var mı?
Böylece kim sigara tiryakisiymiş ortaya çıkmış :) Bu arada o gün Selma aradı mı? Beklenen telefonlar hep olmadık anlarda gelir ya o bakımdan...
16 Kasım 2008 22:27Nasıl bitecek bu kış
Beni sonbahar vurdu yine. Ankara'nın sonbaharı çok güzel olur. Sonbahar çarpar insanı Ankara'da... Şarap sarhoşu gibiyim, sıradan günlerimin içinde... hüzünlü, durgun... Bazı münasebetsizler durgunluğuma üstünde bi mallık mı var senin dese de aldırış etmiyorum :) Fırtınalardan çok sıradan günlerin durgunluğuna razı olmuyor mu zaten çoğu zaman insan? sevgiler
16 Kasım 2008 22:04