Kendimi, menfi olarak neden dinliyordum ki? Edebiyata yatkın olmam, hislerimin dışarıya aktarımı olmalı, diye düşündüm bir an. Tuttuğum günlükte şiirler olmaz mıydı hiç? O, olmayan bilinm..
Çünküleri o kadar yığmıştım ki masaya, Emre'nin yüzüme attığı tokat, bu saatten sonra, kadınlara karşı şekilci yansımam, belki de acımasızlığım olacaktı. Emre özür dilemiş olsaydı ne fark edecekti ..
Bir zamanlar eski nişanlım yüzünden psikolojik destek aldığım uzman psikoloğa gidelim, her ne olursa, bu doktor hanımı bırakma, en azından düzelene kadar Ergün deyip ellerimi narin ve bakımlı eller..
Taksi arayışına girmişken, Güzin - Hayırdır Ergün, araba varken bu taksi arayışına bir anlam veremedim, yoksa benim gelmemi istemiyormusun kuzum ? Deyip yüzünü astığında. Ablam - Aaa, hiç olur..
Bundan sonra, ne Güzin'i ne bir başkasını iş konusunda kıstas almayacak, kendi özgür irademle kendimi yönlendirecektim. Ama bu Güzine değer vermediğim anlamınaysa elbette gelmiyordu. Artık kimseler..
"Zamana güven, her şey unutulur! Şu anda aklı başında davranmak, sonradan aklı başına gelmekten iyidir." Dostoyevski Acaba diyorum; Dostoyevski şimdi yaşamış olsaydı, aynı kelimeyi üstüne..
Yine, yeniden! Yok, anlıyor gibiydim ama, demek ki anlamıyor-muşum, keşke demeyecektim hani, kendime akşamdan sabaha verdiğim o öğütlerim neredeydi? Boşuna mıydı sabahlara değin yatağımda fır döndü..
Güzin - Farkında değilsin Ergün, ne zaman kalabalık ortamlara seninle gitsek, insanların gözleri, bir şekilde üzerinde, sende ismini koyamadığım bir başkalık var, onlar sana hayranlıkla bakıyor, ba..
Allah'ım aklıma sahip ol diyordum, bu kız benimle oynuyor desem! - Hayır, diyen iç sesime kulak kabartarak - Güzin'in karakter yapısında ne zaman bir cıvıklık sezinledin ki? O kendi halinde ama aya..
Geçmişin perdesini araladığında ürperdi bir an Beyza. Üzerindeki dantelli siyah gecelik tiril tirildi, hafif rüzgarın etkisiyle üzerine sabahlığını giyen genç ve güzel kadın mutfağa geçerek süzme ..