Mutsuzluğun sevgisizlikten geldiğini çoğu kişi bilmez. Oysa, Freud’un dediği gibi, depresif ya da melankolik saplantılar öncelikle sevme yeteneğinin kaybolmasıyla kendini gösterir. Kendi..
Edebiyatımızda musikiyi sanatının içinde, onunla bütünleştirerek kullanan başka bir isim var mı bilemiyorum. Ama Tanpınar’ın sanat birikiminde en önemli argümanın musiki olduğunu ç..
Hiçbir yazar bilmediği, tatmadığı, yaşamadığı duyguları kağıda dökemez. Bunu yapmaya çalıştığında dilindeki yüzeysellik o kadar kendini belli eder ki okuyucuya bir tat vermediği gibi kendinden de uzak..
(Bugün kaybettiğimiz değerli edebiyat çınarımızın anısına saygıyla) “Bir el dürtüklüyor içimden. Her çözdüğüm insan, hayvan, eşya sanki ‘ Beni dile getir’ diye sesleniyor bana. Anadolu’nun ..
Duygu Asena bir erkek kahramanının ağzından şöyle yazar kitabında: “Eğer onunla birlikte olmasaydım, erkekliğim bu kadarmış sanacaktım ömrüm boyunca.” Böyledir, bir gün karşına biri çıkar v..
Yaklaşık kırk yıl önce ayrıldığım sokağa adımımı atarken gözlerim pembe boyalı, ahşap pancurlu evi arıyor. İçimde, en derinlerden yavaş yavaş yükselen o tuhaf sancıya bir anlam veremiyorum..
“Bedenimizi nasıl yıkıyorsak yazgımızı da böyle yıkayabilmeli, çamaşır değiştirir gibi hayat değiştirebilmeliydik,” der Pessoa Huzursuzluğun Kitabı’nda. Mümkün olsaydı da yapabilseydik, ..
“Bilinmeyene olan özlem, bildiğin tüm şeylerden daha haz vericidir.” Halil Cibran’ın tam 19 yıl May Ziyâde’yi hiç görmeden, sadece yazdıklarını okuyarak aşık olduğunu ve onu hiç tanımadan..
İnsan etrafında konuşacak birini bulamadığında, yazacak birini arıyor. İçinde biriktirdiği sözcükleri verebilecek birini… O da olmayınca tüm yazdıklarını tek bir kişinin okumasını düşünerek, herkes..
Gülümseyişinin ardındaki hüznü belli etmek istemese de sonbahar, baştan sona hüzün giymiş bir kadın değil midir aslında? Hüznünü makyajıyla gizlemeye çalışması ondandır. Ve ondandır, sonbaharın çok..