Vazgeçtim... Bebeğim parça parçayken
"Yazıklar olsun "Evet. "Yazacak sözüm yok"Hayır. Yazacak çok sözünün olması bir yana, umudunu kesme lütfen. Bizi deli edenler büyük insanlar! Çocuklar değil. Son 10 yılın çocuklarından çok umutluyum ben.Eski çocuklardan farklılar. Sadece onlar büyüyene kadar bekleyelim. Onlar bu korkunç durumu düzeltecekler.Bizlerde onlar büyüyene dek elimizden geleni yapacağız.Çocukları koruma ve kollama için çalışacağız.Umutsuzluk yok! Umutsuzluk, gripten hızlı bulaşır:) Aman dikkat...Eline, koluna, duyguna, kalbine sağlık...
09 Ekim 2009 14:44Söz uçar, sevgi kalır
Tek çözüm,tek ilaç,tek yol. Kalp sevgi doluysa, zaten hep güzel söz çıkar,gözler güzel bakar. Ve çoğalır. Verdikçe çoğalır,bulaşır. Sevgi dolu gözler ve sözler olarak geri döner. En ısıtıcı,en doyurucu,en huzur verici mucize O!Sevgi dolu bir yaşam dilerim herkese.Elinize sağlık.Bu yazı sevgi dolu, yazan gibi.Kucak dolusu sevgilerimle.
01 Ekim 2009 16:28Fermuar açık kalınca…
Küçüklüğümde fermuara "jarjur" diyen bir teyze tanımıştım:) Belki ciddi sormadınız ama ben ciddi cevap vereyim. O hanım fermuarı kapatmayı unutmamıştır. Özellikle düşük belli pantolonlardaki kısa fermuarların bazıları kendiliklerinden açılıveriyor.Bu yüzden iki pantolondan oldum:)))
01 Ekim 2009 16:21Müslümanlar sevişmez kardeşim!
Duymak,koklamak,dokunmak,tad almak,görmek...Sex Allahın nimetlerinden değil mi? İstemese aşı olmak gibi acılı bir şekil verirdi.Ama istemiş insanların zevk alacağı şekilde vermiş. Her yerde, herkes, bir manzaranın güzelliğinden, bir meyvenin lezzetinden söz edebiliyor da sex konusunda konuşunca niye fena oluyor? Allahın lütüflarının kımetini bilelim.Hepsini kullanalım.Sexi konuşup, bilip, kullansak Allahın daha hoşuna gider diye düşünüyorum. Çünkü bilirsek, eşler birbirini mutlu eder,tecavüzler,tacizler,kötü bakışlar kalkar diye düşünüyorum. Bilmeden yapılan her işte hata kaçınılmazdır.Sex, Allahın kullarına bir hediyesi, bir başka hediyesi doğa! Sexi konuşmaktan korkacağımıza,doğayı mahvettiğimiz için başımıza geleceklerden korkalım.Eline sağlık arkadaş.Sevgilerimle.
01 Ekim 2009 16:12Anadolu'nun Kutsal Pazar Günleri
Şimdi de su tüketmemek için kısa kesmek zorundayız. Hayat şaka gibi:)
01 Ekim 2009 16:00Aklını çeldik, müzmin bekârı everdik!
Bu yeni üye tüm aileye uğur getirsin, huzurunuz çoğalsın. Resimleri iyiki koymuşsunuz, buradan bakınca ne çok farklılık var. Pek hoş. Renkli bir gelinlik bile çok şey anlattı bana. Anne ise "Gümüş saç" dediğimiz bir yengemizi hatırlattı, Ona sevgilerimi iletin lütfen. Paylaştığınız için teşekkürler, elinize sağlık.
01 Ekim 2009 15:18Ağır tahrik indirimi
sex-psikolojik,fizyolojik,sosyolojik şartlar denk olduğunda güzeldir(iki taraf için de).Bunu öğrenmemiş insanlar, kendine sevgi duymayanı kaçırır evlenir, bunu öğretmemişler düğününü yaparlar. Turist ve şehirli kıza ilgi büyüktür zira kendininkinden başka fikirler olabileceğini de öğrenmemiştir.Açık giyinmişse erkek istiyordur! Yapma diyorsa naz yapıyordur! Koca hala severde döverde durumdadır.Vücudun ÖZEL olduğu hala anlaşılamamıştır! Her isteyen dokunamaz!Dokunmamalıdır.Başkalarının vücutlarına, cep telefonlarına gösterilen saygı bile gösterilmiyor. Elinizi uzattığınız biri(kadın yada erkek)sizi çekip yanaklarınızdan öpmeye kalkıyor. her çeşit dokunmalar hakkında çok ciddi düşünmemiz gerekenler vardır.Düşündükten sonra da Melda gibi yazmalara geçsek iyi olacak.Dönem ödevi bu olsun Melda:))bu yıl bu konuda yazı üretmeyeni sınıfta bırak aklı başına gelsin:)))Eline sağlık...İçim sızlayarak okudum.Yazdıkların öyle ezber ki kahretsin!Sevgilerimle.
16 Eylül 2009 16:03Mavi :) Pembe
Saat kulesinin altında buluştuğumuz günü hatırladım.Bu buluşmanın ikinize de uzun soluklu bir dostluk getirmesini diliyorum.Sevgilerimle canım.
27 Ağustos 2009 19:10Maviden yosma yeşilim
Pek güzel olmuş: Saygılarımla.
27 Ağustos 2009 18:57Kendime mektubumdur
Öyle güzel yazmışsınızki, deliler gibi aşık olmak istedim. Elinize sağlık.
27 Ağustos 2009 18:54