Varoluşunu ve gücünü kin ve intikam alma temelli soyut bir alana oturtan iktidar, usanç veren siyasal söylem, ürkütücü ve umut kırıcı ayrıştırıcı terör ortamında özgürlük ihtiyacı bir susuzluk gibi..
Deniz, uysal bir kedi gibi küçük mırıltılarla gelip gelip teknenin bordasını yalar gibiydi. Kımıltısızdı; sakin. Güneş batı bulutlarının eteklerini vişne moruna tutuşturmuş, renklerini suya düşürmü..
Dünya ancak onu değiştirme umudu olduğu, ama bu umudu gerçekleştirme olanağı bulmadığımız an katlanılmaz bir hal alır, J. Berger Yürüyorum. Hem de uzun zamandır. Tekrardan. Nedeni m..
Mustafa Kemal, yaveri Cevat Abbas ve Rauf beyi de yanına alarak Beyazıt Meydanı'nın bir yanını kaplayan heybetli kapıdan geçerek Harbiye Nezareti'nin bahçesine girdi. Bu taştan, süslü, heybetli kap..